made up

made up for sale

satılmak üzere ambalajlanmış

made up of

mürekkep

be made up of

oluşmak Fiil

be made up of

terekküp etmek Fiil

be made up of

teşekkül etmek Fiil

be made up of

ibaret olmak Fiil

being made up of

teşekkül

not made up for retail sale

perakende satış yoktur

sth made up of (so many) pieces

parçalı

made by filling up

dolma

made-up

uydurma, düzmece, asılsız, yalan. Sıfat

made-up

makyajlı, fazlaca süslü, sun'î. Sıfat

made-up

yapılıp bitmiş, mamul, tamamlanmış, hazır.
a made-up sample. Sıfat

made-up

(para/zaman/iş vb.) tazmin edilmiş, zararı/karşılığı ödenmiş. Sıfat

made-up

kararlı, değişmez, sabit, (bildiğinden) şaşmaz. Sıfat